Alerttttt!!! Bu yazı, dizi incelemesi başlığı altında bir dizi önerisidir. Son zamanlarda pek dizilere ve filmlere odaklanamadım. Diziler çok uzun gelmeye başladı. Güzel konu ve sahnelere sahip olsalar da çoğu yerde durağan bölümlerle karşılaşıyorum. İster istemez o kısımları atlayarak geçmek istiyorum. Bunu yaptığımda da ilerleyen sahnelerde yeni bir karakter çıkagelir. Dizideki herkes o karakteri tanır ama ben tanımıyorum. Genelde atladığım kısımlar çok yavan kalıyor diye düşünürken yeni karakterlerin ya da gerçekleşen olayların flashback sahneleri oluyor. Bu da can sıkıcı oluyor. Son zamanlarda izlediğim bir diyemeyeceğim bir diziden bahsedeceğim. Çünkü bayağıdır dizi ve film izlemiyorum. Neden diyecek olursanız, artık her yapımda bir sahne de ya da senaryoda bir tekrara düşmüş gibi oluyorum. Özgünlük açısından yapılan bir çok film bu konuda sınıfta kalıyor. Yapılacak her sahne yazılacak her senaryo çoğunlukla önceden herhangi bir yapımda yazılıp çekildiği için bu durum bende bir heyecan uyandırmıyor. O yüzden kendi ütopyasında geçen animasyon (anime) dizilere (One Piece, One Punch Man, Attack on Titan, The Seven Deadly Sins, Baki, Castlevania bunlar aklıma gelenler) odaklandım bir kaç senedir.
Diziler Arasındaki Benzerlikler Sizi de Bıktırmadı Mı?
Dizi izlerken farklı bir senaryoya şahit olmak istiyorum. Genelde hepimizin yegane isteği bu olması gerek. Türk dizi sektöründe bir furya başlar konak dizileri çekilir, devamında bir furya daha aşiret dizileri… Onu sonra mafya dizileri takip eder. Türkiye’nin en orjinal dizisi olarak bahsedilen “Ezel” dizisinde Ömer‘in yüzünü keser hapishane gardiyanı. Ramiz Dayı, Ömer’i öldü göstererek estetik ameliyatla yeni bir hayat verir ona. Hesap sormak ister Ezel tüm onu arkasından bıçaklayanlardan. Bu böyle devam eder. Şimdi eski bir diziye daha değinelim, Kurtlar Vadisi… Kurtlar Vadisi dizisi başlangıcında Ali Candan Hariciye’de çalışır. Aslan Akbey kod adlı Abbas Ustaoğlu onun hem komutanı hem de akıl hocasıdır. Bir nevi Ramiz Dayı. Devamında Ali Candan kazada öldü olarak gösterilir derin devlet tarafından ve estetik ameliyatla yüzü değiştirilir. O artık Polat Alemdar‘dır. Polat Alemdar, Aslan Akbey’in sadık askeri olarak Mehmet Karahanlı ile olan hesaplaşmada kilit rol oynayacaktır. Gene bir hesaplaşma (Kurtlar Vadisi yayın hayatına 2003 yılında başlarken, Ezel dizisi 2009 yılında start alır). Eee. Bu Ezel hani bizim oranın en iyi, en orjinal dizisiydi? Kurtlar Vadisi dizisi daha kombin bir diziydi Ezel’e bakarak. Copy-paste olayına bir kaç detay eklenmiş ve ortaya Ezel çıkmış gibi bir durum var ortada. Herkes tarafından sevilen dizilerde de durum böyleyken günümüz dizilerinden özgün ve akıcı bir senaryo beklemek cidden de akıl karı değil gibi.
Sizlere daha önceden izlediğim ama bitirmek nasip olmayan bir mini-diziden bahsedeceğim, başlıkta belirttiğim gibi. Dizi 8 Bölümden oluşuyor. Kitaptan uyarlama bir dizi. Hangi kitap diyecekseniz, adından da anlayacağınız gibi Stephen King’in 22/11/63 adlı kitabından esinlenilmiş. Dizi kategori olarak bilimkurgu, tarih ve gerilim olarak üç kategoriyi içinde barındırıyor.
11.22.63 Dizisinin Konusu Ne?
Dizide başrolde James Franco (Jake Epping) var. Ona Sarah Gadon (Sadie Dunhill) eşlik ediyor. Zaman yolculuğunu anlatacak bu dizi kulağa biraz sıradan gelebilir. Ama izledikçe diziye kapılıp gidiyorsunuz. Burdaki tek sorun dizi 8 bölümden oluşuyor. Dizide olaylar, Jake Epping (James Franco) adında bir öğretmenin John F. Kennedy suikastini önlemek için geçmişe gitmesiyle gelişiyor. Jake gelecekten geldiği için bir yandan zamana uyum sağlamaya çalışırken bir yandan da oraya gitme sebebi için hazırlıklar yapmaya çalışıyor. Lee Harvey Oswald‘a bir nevi engel olmaya çalışıyor diyebiliriz. Ama hiç beklemediği bir durumla karşı karşıya kalır ve hayatının aşkıyla karşılaşır. O kadın Sadie Dunhill’dir. Bu durumda olayların sarpa sarmasında fitili ateşliyor. Daha fazla ayrıntıya girmek istemiyorum çünkü dizi zaten 8 bölümlük. Bir kaç cümle daha kurarsam dizi ile alakalı dizinin tamamını özetlemiş gibi olurum düşüncesinden çekiniyorum açıkçası.
Birazda dizi akışından bahsediyim. Her diziye başlarken bir ısınma süreci olur. Hiç kimse ilk 5 dakikada, “tamam. bu benim dizim” demez. Çünkü dizinin işleyişi açısından bir kaç bölümden oluşabiliyor. Dizi direk flashback sahneleriyle bile başlayabilir. Bu durumda sizi neye uğradığınızı şaşırtabilir. Ya da senaristler ve yönetmen seyirciler diziye daha kolay ısınsın ve karakterleri benimseyebilsin diye bir tanıma süreciyle başlatabilir diziyi. Karakterlerin ne işle meşgul olduklarından tutun, hobilerine kadar öğrenebileceğiniz bir çok sahnenin olduğu bir ısınma turu… Bazı dizilerde ise ikinci, üçüncü bölüme geçtiğiniz zaman dizinin başladığınızı hissedebilirsiniz. Bu yüzden biraz sabırlı olun ve ayrıntı atlamamaya gayret gösterin çünkü, dediğim gibi dizi 8 bölümden oluşuyor. Siz olayı anlayana kadar dizi bitmiş bile olabilir. Bu yüzden focus plzzz. Dizi gelişen olayları ve olayların arasındaki geçiş sahneleriyle güzel bir seyir keyfi veriyor. James Franco’nun oyunculuğunu oldukça beğendim kaldı ki, diziyi bitirmedim bile. Normalleşme süresi başlasa bile ülkemiz için, çoğumuz dışarı çıkmaya pek niyetli değiliz. Bu dizi, evde kaldığınız süre boyunca zamanınızı eğlenceli geçirmek adına size çerez gibi gelecek.
Bence beğeneceğiniz dizilerden bir tanesi olacak, neden 8 bölüm? Ve neden bu kadar kısa? Sorularını kendi kendinize tekrar edeceksiniz. Tekrar eden senaryolar ve bitmek bilmeyen sezonlardan sıkıldıysanız 11.22.63 dizisi size iyi gelecek.
