Attack on Titan 4. sezon 9. bölüm “Cesur Gönüllüler”, Eldia ve Marley üyelerinin barışa nasıl aracılık ettiklerinin ve Eren’in aşağıya doğru giden tehlikeli yolunun geçmişte nasıl başladığını açıklıyor.
Paradis Adası’na Hoşgeldiniz…
“Paradis Adası’na hoş geldiniz…”
Attack on Titan’ın son sezonu, izleyicilerin beklentileriyle ustalıkla oynadı. Ancak “Cesur Gönüllüler” son derece öngörülemeyen bir sezonun en alışılmadık bölümü gibi geliyor.
Bir seviyede, büyük ölçüde geçmişte geçen ve neredeyse tamamı bir açıklayıcı olarak tasarlanmış bir bölüm. Attack on Titan’ın geçmişte gizli kalan olayları son sezonda birer birer ortaya çıkarttığının farkındayız. Attack On Titan 4. sezon 9. bölüm ise bu açıdan çok tatmin edici bir bölüm oldu. Anime daha önce buna benzer bölümler yapmıştı. Geçen arada ise inanması güç olayların sonucunun yansıması olan bir savaş gördük. Time-skip olayı bir gizem oluşturmak için kullanılmış. Hem günümüze hem de geçmişe bir nevi malzeme çıkarılmış.
Attack On Titan 4. Sezon 9. Bölüm: Cesur Gönüllüler
Bu, teknik olarak bu sezonun “az ve öz” bölümlerinden biri olabilir. Geçmişte yeterince gizem varken bu gizemlere bir yenisinin eklenmesi izleyenleri bıktırabilirdi ama üzerinde iyi çalışıldığı için olumlu etki toplamayı başardı. Attack On Titan 4. sezon 9. bölüm “Cesur Gönüllüler”, gelecek hakkında iyimser hale geldikçe birçok karakterde de güvenin arttığını gösteriyor. Yaşanan olaylar sonucunda Paradis Adası halkı Marley ulusuna nefret besleyip kıyım (katliam) yapması beklenirken, karakterlerin gösterdiği reaksiyon daha ılımlıydı. Sasha’nın ölümü bile bunun önüne geçmedi. Bu bölüm Eldianlıların Marleylilere tepkisinin minimuma inmesini oldukça açıklar durumda. Ama gerçekte bu bölüm, bu karakterlerin Marleylilerin olayın ne kadarını bilmediğiyle ilgili bir çalışmadır. Çünkü bu açığa çıkan durum geçmişte yaşansa da o kadar eski bir olay değil. Eldianlılar için bir sır olmasa da daha açıklanmamış bir sürü gizem var animede. Bu açıklanan gizli plan, izleyici için gizemi iki katına çıkaran bir durum oldu.
Attack on Titan’ın önceki bölümünün son anları, pek çok sarsıcı dönüşler ve değişen ilişki dinamikleri oluşturdu. Falco ve Gabi gibi, Zeke’nin Eldialılarla birlikte çalıştığını gördüklerinde, onların yanı sıra izleyicinin de kafası karışmış durumda. Bu sezonun ilk yarısının tamamının başlangıçta belirtilenden çok daha karmaşık bir plan olduğunun önemli bir göstergesi. “Cesur Gönüllüler” serinin kıyametin son oyununa doğru büyük bir dönüş yapmadan önce nihayet bazı yararlı yanıtlar veriyor. Son sezonun yayınlanan bölümlerinin sorulara cevap niteliğinde olması gerekirken, yeni yeni gizemler ortaya çıkmaya başladı.
Bazı insanlar geçmişe bakarak “Cesur Gönüllüler”in ne kadar harcandığından şikayet edebilir. Ancak bu seçim mazur görülebilir. Çünkü anlatı açısından bu materyalin sezon başında kronolojik sırayla işlenmesi güzel. İzleyicinin Eren’in planına ipucu verilmesi durumuna göre çok daha iyi çalışıyor. Attack On Titan 4. sezon 9. bölüm “Cesur Gönüllüler” cevaplarla dolu. Ama yine de bu planda herkes için karanlıkta tutulan çok şey varmış gibi geliyor.
Yelena’nın Gizemi Ortaya Çıkıyor
“Cesur Gönüllüler” bölümünün püf noktası, Marley ulusu içinde yaşayan Eldianlıların, Paradis Adası’nı işgaline ve Yelena adında kararlı bir askerle Survey Corps’un girdikleri beklenmedik anlaşmaya dayanır. Bu gruplar arasında gergin bir görüşme yaşanıyor. Paradis halkı ve Marleyliler, daha büyük bir oluşum için isteksizce kaynaklarını bir araya getirmeye karar verir.
Attack on Titan, yapılan planı boyunca işlenirken, sindirilecek çok şey var ve stratejiye dair aydınlatıcı bazı bakışlar var. Eren ve Armin’in, düşmanlarının planını öğrenip onlara karşı avantaj elde etmenin bir yolu olarak Bertholdt’un anılarından yararlanmasını istediği gibi. Bu metaforik canavar, satranç maçında herkesten hâlâ önde ve ileriye dönük birden fazla hamle planlıyor.
Planın Ardındaki Gizli İttifak Açıklanıyor
Zeke, Levi, Eren ve Yelena arasındaki gizli ittifaklar için büyük dönüm noktasıdır. Ancak “Cesur Gönüllüler” deki en büyük olay, sona saklanmış. Armin’in bu sürükleyici hikayeyi anlatırken, karşısındaki kristal koza içindeki tutsağın Annie Leonhart olduğunu görüyoruz. Hatırlarsanız eğer, Marleyde Staj Bölgesi’nde Willy Tybur’ın konuşması başlamadan önce Annie’nin babası kızının ölmediğinden bahsediyordu. Çünkü kızım bana söz verdi gibisinden bir konuşma yaptı. Bu savaşın son bölümünde ise onun hala hayatta olduğunu görmek, yapılan konuşmayı daha manidar hale getirdi.
“Cesur Gönüllüler” in geçmişe dönüş sahneleri çok şükür Sasha’ya biraz daha zaman ayırıyor. Onu tekrar kendi ortamında görmek çok tatmin edici. Aynı zamanda, işlerin nerede bittiğini düşünen Sasha ile her anı inanılmaz derecede acı ve tatlı hale getiriyor. Bu sahneler size biraz duygu değişimi yaşatabilir. Ölümü herkese acılı anlar yaşattı. Ama aynı zamanda bu durum savaşın tek taraflı değil iki taraflı olduğunu da hatırlattı. Birçok bölüm boyunca durmaksızın hareket ettikten sonra kendilerine yas tutma fırsatı tanımayan herkesin nefesini tutması için de önemli bir an oldu.
Niccolo, Sasha’nın Ölümüne Çok Üzülüyor
Tamamen yeni bir karakter olan Niccolo’nun acısı, Sasha’nın etrafındakiler için ne kadar fark yarattığının kanıtıdır. Sasha, en azından savaşa gitmeden önce ıstakozun tadına bakmış.
Bu bölümün çoğu, kasıtlı veya başka bir şekilde, önyargılarını yabancılara karşı yavaş yavaş bırakan karakterlerin etrafında inşa edildi. Hange’ın Paradis Adası’ndaki askerlerle uğraştığı çarpık “hoşgeldin sahnesi”, bu karakterlere yeni bölgeyi açarken, nazik bir buz kırıcı olarak görülüyor. Garip bir şekilde samimi geliyor yaptığı konuşma. Ancak, yapılan konuşma, yabancılar açısından onları korku içinde felç eden bir jesttir. Bir askerin bir savaş esiriyle dalga geçmesi veya bir yırtıcı hayvanın avını yemeden önce onunla oynaması gibi.
Bu bölüm soruları cevaplıyormuş gibi gözüküyordu. Ama içten içe izleyenlerin yeni sorular sormasına sebep oldu. Zeke’in gerçek amacı ne? Neden annesi ve babası ölmeden önce bunu yapmadı? Neden Şimdi? Uyuşmayan birkaç şey var. Devamında ise Annie’nin hala kristal içinde yaşıyor olması da başka bir gizemi doğurdu. Çünkü Annie, eninde sonunda o kristalden çıkacak. Ben ölü olarak çıkacağını düşünmüyorum. Onun yerine, çıktığında hangi tarafı seçeceği üzerine yoğunlaşıyorum daha çok. Bakıyorsunuz, taraflar taraf değiştirmiş. Bunun üzerine gelişen planlar ve planların sonuçları var. Geçen aranın ardından Annie nasıl bir tepki verecek? Her şeyi olduğu gibi kabullenip Paradis halkı ile birlikte mi hareket edecek, yoksa en küçük fırsatta kaçıp Marley saflarına mı katılacak? Ellerinde tutsak olarak tutulan Gabi ve Falco’nun akıbeti ne olacak? Biz bekliyoruz ki son sezon cevapların net bir şekilde verildiği bir sezon olsun ama beklentilerimiz yarım kaldı.